İstanbul sadece yurt dışı değil, yurt içi turistlerinin de uğrak noktası. Bu 20 milyonluk şehre gelen insan nereye gideceğini biliyor ama binlerce çeşit karşısında her zaman nerede, ne yiyeceğini bilemiyor. Peki İstanbul’da nerede ne yemeli?
Asıl lezzet ve orjinallik de büyük restoran zincirlerinde değil, adı çok da duyulmamış esnaf lokantalarında gizli. (daha&helliip;)
Ferragosto hakkında her şey. İtalya’da Ferragosto nedir? İnsanlar ne yapar?
İtalya’da neden 15 Ağustos tatil
15 Ağustos Katolik Kilisesi’nin Hazreti Meryem’in Göğe Çıkışı olarak kutladığı bir bayram günü. Bu tatil gününün kökeni imparator Augustos’un yaptığı Augustus bayramlarına (Feriae Augusti) dayanıyor. (daha&helliip;)
“Çocuk sahibi olmadan önce Rio Karnavalı’na gitmem lazım. Yoksa nasıl dans ederim!”
Çok değil, birkaç yıl önceki düşüncem buydu. Ne alakası mı var? Türkiye’de balina anneleri görünce sen de öyle düşünürsün. Çocuk sahibi olmak demek kilo almak demek değil mi! Bu nedenle yıllarca çocuk sahibi olmak büyük bir korku meselesi haline geldi. (daha&helliip;)
Evet doğru, uzun zamandır yazmıyordum. Bunda en büyük neden, Arya Hanım’ın büyüyüşüne tanıklık etmiş olmam. Yazmaktansa onunla vakit geçirmeyi tercih ettim.
Çünkü Blog yazmak öyle dışarıdan görüldüğü gibi kolay değil. Her kafandaki fikri hop diye yazmıyorsun. Gerektiğinde farklı dillerde kaynak araştırıyorsun, düşünceyi edindiğin bilgiyle derliyorsun. Fotoğraf buluyorsun. Benim gibi Blog, kendi fotoğraflarından oluşuyorsa işin daha zor. Haydi kendin çek fotoğrafı. Sonra fotoğrafın düzenlemesi, edit edilmesi… Çok iş.
Yazacak fikirler var ama, ne Arya’nın hayatından çalacak ne de bu işin altından kalkacak zamanım vardı.
Bunu tamamen hobi amaçlı yapıyorum. Ne kadar kendince geliri olsa da blog benim hayatımı geçindiren bir kaynak değil. Ama insan yine de yazılarım okunsun istiyor. Okununca mutlu oluyor. O yüzden zaman zaman bakarım istatistiklere ne kadar ziyaretçi olmuş diye.
Aylardır yazı yazmadığım gibi istatistiklere de bakmıyordum. “Eminim düşmüştür, zaten bir şey yazmıyorum” diye düşünüp elim o linke kaymıyordu bir türlü.
Artık Arya büyüdü (inanması zor ama). Öyle büyüdü ki kreşe başladı. İşte zincirler böylelikle koptu.
Ve bugün o tarihi gün. Cesaretimi toplayıp, battı balık yan gider diyerek freepassenger analitik sayfasını açtım. Bir de ne göreyim, Blog aktif dönemde olmadığı kadar ziyaretçi almış, on binlerce kişi ziyaret etmiş. O şaşkınlıkla sevincimi, heyecanımı kiminle paylaşayım bilemedim. Tabii ki bu mutluluğu en çok paylaşmayı hak eden ilk başta SEN, bu metni okuyan kişidir.
O yüzden sana teşekkür ediyorum, beni yalnız bırakmadığın için 😀
Çekinme uzakta kalma! İstediğin zaman aşağıdaki yorum kutusuna bir gülücük, bir selam bırakabilirsin.
Hayat paylaşıldıkça güzel!
Yakın zamanda yeni fikir, düşünce veya yerlerde görüşmek üzere <3
Avustralya Hükümeti Kuzey Bölgesi ve Güney Batı Viktorya Bölgesi için nüfusu artıcı bir yasayı kabul etme aşamasında. Bu yasaya göre Avustralya kapılarını göçmenlere kalıcı olarak açıyor.
Avustralya göçmenlik başvurularındaki dil, kalifiye eleman ve gelir kriterleri düşürülerek kalıcı işçiler alıyor. Böyle bir yasa daha önce yoktu.
Şartları nüfusun az olduğu bu bölgelerde en az 3 yıl yaşamayı taahhüt etmek.
Geçtiğimiz yıllarda Avustralya’nın göçmenlik programı için iyi derece İngilizce bilmek, iyi bir eğitime sahip olmak yaş gibi kriterleri oldukça ağırdı. Ancak yeni düzenlemeler ile az İngilizce, az eğitim ve az gelir ile de başvuru yapılabilecek.
Kuzey Bölgedeki işverenler kalifiye eleman bulmak ve elde tutmakta sıkıntı çekiyor. Bunda asıl neden aşırı tropikal iklim ve uzaklık. Kuzey Bölge Hükümeti işçi alımlarını 111 farklı iş alanı artırdıklarını ve 117’ye çıktığını, maaş ve İngilizce şartlarını indirerek kalıcı oturum izni verdiklerini onaylıyor.
Kuzey Bölge milletvekili Selena Uibo:
“Daha çok insan demek, daha çok iş, daha güçlü ekonomi ve daha çok vergi demek. Bu da daha iyi okul, hastane ve daha fazla polis anlamına gelir.”
Warrnambool Bölgesi göçmen birimi ise bölgeye et, süt ürünleri ve diğer tarım alanlarında çalışacak işçi alacaklarını bildirdi.
Ancak hükümetin korkusu göçmenlerin ülkeye gelip büyük şehirlere yerleşmeleri. Bunu istemeyen Avustralya hükümeti şartları yerine getirmeyen göçmenlere kalıcı oturum izni vermeme konusunda kararlı.
Yasa imzalanıncaya kadar, ne kadar bölgede kalacakları ve diğer şartlar hakkında kesin bir bilgi yok.
Nokta atışı ile geldiğimiz Fethiye’de yaşayalı iki ay oldu. İki ay oldu ve yakında tekrar eşyaları toplamak için kolları sıvayacağız. Bu sefer gerçekten niyetimiz bu değildi. Bu sıcak, ılıman, doğal, yurdumun güzel yerinde daha uzun kalmaktı niyetimiz. Ama olmadı. (daha&helliip;)
Bir Adanalı ve güneşle beslenen bir İtalyan’ın uzun ve soğuk Avrupa yıllarından sonra Fethiye’ye yerleşme kararını bir çok kişi biliyor. Hani şu uzun araba yolculuğuyla geldikleri Fethiye’ye.
Ancak bir çok defa olduğu gibi yine evdeki hesap çarşıya uymadı. (daha&helliip;)
Karanlık ve yağmurlu İrlanda’yı bırakalı tam da bir sene oluyor. Bir sene önce iki kişi olarak geldiğimiz İtalya’dan şimdi üç kişi olarak ayrılıyoruz. Doktorların bilinçli ve doğal yollu yaklaşımı ile yemeklerinin kalitesiyle İtalya bebek dünyaya getirmek için oldukça doğru bir noktaydı. Ancak kışın kapıya dayanması, şalgam ve baklava özlemi bizi Türkiye topraklarına çekmeye başladı bile. (daha&helliip;)
Kim ne dedi